NE BÜYÜK ACIYDI ALLAH‘IM

NE BÜYÜK ACIYDI ALLAH‘IM

 

 

Ansızın sallandı yer

sarsıldı  yürekler

derin  uykular,  tatlı  rüyalar  arasında.

Ne  büyük  acıydı  Allah’ım

İnsanın  insandan  ayrılması

topraktan  yarattığın  insanın

toprakla  yoğrulması

o  ne  büyük  acıydı  Allah’ım

17   Ağustos  gecesi  yaşanılan.

 

O  gece

tamda  uykunun  arasında

herkes  bir  can  pazarın da  koşuşuyordu

binalar  kağıttan  yapılmış  gibi

bir  bir  düşüyordu

yer  kudurmuştu,  kükrüyordu

kurbanlar  istiyordu

dağ  taş  acıdan  inliyordu.

 

Birden  herşey  tersine  dönmüştü

sanki  yer  göğe  çıkmış

gök  yere  düşmüştü

herşey  birbirine  karışmıştı

ocaklar  sönmüş

yürekler  yanmıştı

herşey  birkaç  saniyede

olup  bitmişti.

 

Bir  ana  feryat  figan  ediyordu

‘Yavrum‘  diye  çığlıklar  atıyordu

çığlıklar  boğazında  düğümleniyordu

gözlerinden  yaş  yerine  kan  akıyordu

attığı  her  çığlıkta

ve  gözlerinden  akan  her  damla  yaşta

bir  ‘umut‘  oluşuyordu…

 

 

Kimi  yenik  düştü  bu  can  pazarında

kimi  yarım  yamalak  yaşamaya  calıştı

kiminin  umutları  yok  oldu

kiminin  sevdikleri

ya  o  küçücük  yureklere  ne  demeli

tam da  hayatın  ne  olduğunu 

kavramaya  calışmışken

bir  beton  yığınına  yapışmaları…

 

 

Günlerce

‘Orada  kimse  varmı‘  sesleri  duyduk

günlerce  enkazlar  arasında  kendimizi  aradık

umutlarımızı  aradık

sevdalarımızı,  hayallerimizi  aradık.

sevdikelirimizi  aradık

sonra  çaresiz  kaldık

alıp  götürmüştü  deprem 

bütün  güzelliklerimizi

ardında untulmaz

derin  acılar  bırakarak.

O ne  büyük  acıydı  Allah’ım…

 

Leave a comment