Merhaba

Merhaba

Merhaba diyerek başlar her  şey… Tanıdık-tanımadık insanlarla iletişim kurmak için ilk kelimedir merhaba. Kilitli kapıları açan bir anahtardır merhaba

Merhaba rahatlık, huzur ve afiyet temennisi içeren bir selamlama sözüdür. Genişlik bolluk, bereket dilemektir. Benden sana zarar gelmez, başımın üstünde yerin var demektir merhaba…

Merhaba derken insan; dil, din, ırk farkı gözetmez. Siyasi, görüş, ideoloji, parti, dernek, vakıf ayrımı yapmaz. Merhaba demek insan demektir. kırdığımız gönüllerin tamiridir merhaba…

Merhaba körelmiş kalemlerin yazmaya başlamasıdır, suskunluğun bozulmasıdır, sukutun söze geçmesidir, volkan gibi kaynayan yüreklerin dile gelmesidir. Dilin, yüreğin, kalbin aynasıdır merhaba…

Merhaba diyerek koyulduk yola… Hafta da bir bu sütunlarda sizlere merhaba diyeceğiz. Kalemimizle, dilimizle, yüreğimizle, kalbimizle, tüm içtenliğimizle merhaba diyeceğiz.

İnsanı baz alacağız önce,  ve önce insan diyeceğiz. Zira dünyanın merkezine insan konulmuştur. Her şey insan içindir… Dünya insan için yaratılmıştır…

Günlük çıkar ilişkileri, rant devşirmeler, politik manevralar olmayacak bu merhaba da. Kimsenin inancına, diline, dinine, milletine, mezhebine, meşrebine, partisine, siyasi görüşüne ideolojisine hakaret etmeden, iftira atmadan,  hiç kimseye leke sürmeden, rencide etmeden fikir yazıları yazacağız. Beyin cimnastiği yapacağız kabul ederseniz. Bazen aklın sınırlarını zorlayacağız bazen de tabuları beraber yıkmaya çalışacağız.

Zulme boyun eğmeyeceğiz asla. Mazlumun yanında olacağız, zalimin karşısında. Haklı ya taraf olacağız, haksıza dik duracağız. Yetimin başını okşayacağız, hakkını arayacağız hep beraber.

Beynimizi hiç kimseye kiralamadan bakacağız hayata. Gördüğümüz güzellikleri yazacağız, çirkinlikleri ortadan kaldırmak için çalışacağız… Kimi zaman edebiyat olacak, kimi zaman felsefi görüşler, kimi zamanda hayatın ta kendisi olacak satırlarımızda…

Bizde insanız beşer-şaşarız. Etle kemikteniz. Yanlışımız olursa sizde bize hatırlatın. Dost doğruyu söyleyendir acı da olsa. Dost dostun aynasıdır aslında…

Biliyorsunuz Çatışmalardan, kaostan, karışıklıktan, puslu havalardan rant elde etmeye çalışan kirli ve karanlık odaklar her zaman mevcuttur. Bunlar yüzyıllardır ülkemizde ve dünyada kirli oyunlar oynar bizleri birbirimize düşürürler…

Balkanlar’da, Kafkas’larda Afrika ve Ortadoğu’da, Filistin’de, Çeçenistan’da, Arakan’da, Somali’de, Myanmar’ da, Irak’ta, Suriye’de ve dünyanın daha bir çok yerinde milyonlarca insanın kanını akıtan, masumlara zulm eden, işkenceler yapan, mazlumları yerlerinden ve yurtlarından eden  bu şer, kirli ve karanlık odakların insanlık suçu işlediklerini haykıracağız dünya ya…

Kundaktaki bebeklere bombalar yağdıran, sahilde oynayan 3 yaşında ki çocuğa kurşun sıkan aşağılık mahlukları aşikar edeceğiz, yüzlerine tüküreceğiz bu satırlardan.

Aynı şekilde tüyü bitmemiş yetimin hakkını yiyen, insanların ekmek teknelerini ellerinden alan, makam ve mevkilerini rant ve menfaat için kullananları da deşifre edeceğiz, karşısında olacağız

vicdanın ve aklın kabul etmediği, rahatsız olduğu her şeyin karşısında dik duracağız…Yanlışları, zulmleri, alavere-dalavereleri görmemezlikten gelmeyeceğiz. Bilakis bunları yazacağız…

Haksızlıklar karşısında susan dilsiz şeytandır…  Biz dilsiz şeytanlardan olmayacağız. Bakış açımız insani, rahmani ve vicdani olacak.

İşte bu yüzdem Bursa Halk Gazetesi‘ deyim ve bu köşeden sizlere Merhaba diyorum…

Leave a comment