Şiir Ve Hayat
Hayat bir şiirdir… Kainat bir şiirdir… İnsan şiir gibi yaratılmıştır…
Çevremize baktığımız da muhteşem bir manzara ile karşılaşıyoruz. Ağaçların yeşilliği, denizlerin haşmeti, ırmakların akışı, kuşların ötüşü, börtü-böceğin uğultusu, arıların vızıltısı… Yağmurun yağışı, rüzgarın esişi, yaprağın sallanışı, dalgaların karaya vuruşu… Her şey şaheser gibi.
Galaksiler, gezegenler, yıldızlar, güneş ve ay, gece ve gündüz… Hepsi bir ahenk içinde. Hepsi kusursuz bir tasarım. İlahi bir sanat eseri, varlığın tecellisi…
Tıpkı şiir gibi. İnsan düşünmeden edemiyor! Şiir mi hayatın içinde? Yoksa hayat mı şiirin içinde?..
Şiir; bu ahenkli var-oluşu anlamaya ve açıklamaya çalışan, hayatın gizemine dair ne varsa bulma hedefinde olan, insan yaşantısından süzülen hikayelerin duygu, uyum ve ritim ölçüsünde dile gelmesidir.
Sözcüklere hissetmek, bilgi edinmek, haber vermek ve idrak etmek anlamlarını yükleyerek harfleri tatlandıran, yürekleri coşturan bir uğraştır. Duygu düşünce hüzün, sevgi, aşk, hasret, özlem vb. süzülmüş yaşantı birikimlerini keşfetmenin uğraşıdır. Estetiktir, güzelliktir, ilgidir, insanı derinden etkileyen bir dil ustalığıdır.
Şiir; varlığın, yokluğun, evel’in ve ezel’in mısralara nakış nakış işlenmesidir. Kelimelerin insan beynine balyoz gibi indiği ve sersemlettiği bir edebi metindir. Ölçü, duygu, kafiye, uyak, dil, müzik, ezgi hepsinin birbirini eksiksiz tamamladığı bir söz sanatıdır.
Şiir; bülbülün sesi, gülün kokusu günbatımının kızıl gurusudur. Hayatın bilinmeyenlerine açılan bir penceredir. Keşf edilmemiş alemlere yapılan bir yolculuktur.
Şiir; Bir varoluştur. Bir yaşam biçimi, bir duruş, bir tavır, bir bilinçtir. Evrenin sırlarına açılan hakikat kapısıdır.
Okuduğum bir yazıda şöyle bir cümle vardı. Şiirde tanrısal bir yücelik, büyüleyici bir güzellik, çözülemez bir gizem, sözcükleri ve sesleri birbirinden ayrılamaz bir ezgi vardır… İnsanoğlunun ilk edebi yaratısı, şiirdir aslında. Diyordu bir başka yazı…
Platon’a göre şiir “Büyülü söz” dür… Balzac “Tanrı şairdir” Demiş… Evet şairlerin şairidir tanrı. Ve şiir onun ruhlara üflemesidir, hayat vermesidir. İlk çığlık gibi, son nefes gibi ilahi bir sestir…
İşin sözcük kısmı bahanedir… Bu etkileyici kainat, bu muhteşem hayat, bu eşsiz güzellik kendi başına bir şiir’dir aslında. Tüm şairler, tüm şiirler, tüm etkili metinler aciz kalır bu mimari ve ahenk karşısında.